29 Temmuz 2011 Cuma

Bu Kırık Kalbimden..

Mucize ve Buluşma'dan i am deranged aranjmanı. Şiir Birhan Keskin. Fazla söze gerek yok gibi.






hani dal çiçeğe durduğum
suydum da nerde, aktım su muydum
yapraklar gibi savruldum da
kış oldum
her kim değdi geçtiyse cana
unuttum unutuldum

kim gelse
geçse artık
bu kırık kalbimden
can diye, dayan diye durdum

ey aşk ben senden
bahar umduydum
sen yine

kış oldun kış oldun
uzun uzun


26 Temmuz 2011 Salı

Sevdaluk İnce Maraz!




gece gökte yıldızlar da
dinleyun dertlerumi
yarde iman kalmadi hoy nayino
bilmeyi hallarumi
nayinoma kurbanis oy

nayinoma nayino nayinoma kurbani
çatma kaşlaruni da al vereyim bu cani

derdumi yazacağum da
komar yapraklarina
okurken aksun yaşlar da nayino
düşsun yanaklaruna
nayinoma kurbanis oy

sevdaluk ince maraz da
yakayi canumuzi
vazgeçersek eğersa da nayino
döksünler kanumuzi
nayinoma kurbanis oy 

21 Temmuz 2011 Perşembe

Bu Türkü Mor Dağların Emanetidir..

Ahmet Kaya'nın hayattayken çıkan son albümünün bence en güzel şarkısı buydu. Eski Ahmet Kaya şarkıları tadında, Orhan Kotan'a ait muhteşem sözler, muhteşem bir beste..

"Kara saçlım, gül benizlim, sevdiğim, bu türkü mor dağların emanetidir.."

"Söyle türkünü sen, erinme nazlı bacım.."



zindanlardan taşa taşa kar beni
mamak’lardan metris’lerden sor beni
diyarbekre kanla bastım mührümü
ceset ceset kefen kefen sar beni

bu türkü mor dağların emanetidir
firari mahpuslara bir avuç su
bir türkü dilimi içerdekine
çeyiz sandığına oyalı yazma
memeye süt
ve baharın toprağa bereketidir
sığmaz dört duvarın yasına, dikenli tele
cesur bir mermidir, mavzer yatağında bu
önü kıtlık kıran, zemheri
ardı ateş külü, kızılcık
ve menekşedir
bir teli asuri vurur, bir keldani
ve yeşile çalar her mevsim
petrol mavisini
kan kızılını
kavruk dudakların tuzunda tadı
fırat’ı, dijle’yi vurur
heyy bre
şahin gagasında
can suretidir
kara saçlım
gül benizlim
sevdiğim
bu türkü mor dağların
mor dağların emanetidir

zindanlardan taşa taşa kar beni
mamak’lardan metris’lerden sor beni
diyarbekre kanla bastım mührümü
ceset ceset kefen kefen sar beni

gün kar yanığı yüze vuranda
debreşir gökçe yürek
kasketi kederde gömleği kan
sevdası bir uçurumdur
gözleri kor tanesi gözleri hançer
gözleri cesarettir
krizantem çiçegidir emeği gülüm
elleri cesurdur ve de hünerli
mor dağların ardında
üç koca destan
üç koca dünya
üç denklem
üç şifre
üç atom çekirdeği
ve bir çakmak
bir kıvılcım
bir de dinamit
gün kar yanığı yüze vuranda
mor dağların türküsü gelir
onlar güneşin bağrında ateş
yer yüzünde bir taze çiçektiler
namluda namusun fişengi
isyanda yürek
kara düşte bembeyaz gerçektiler
bin yılların sevdası nazlım
sabır kıyısında
kin köpüğü
al almada
başaklarda
gül dudaklarda hasret

zindanlardan taşa taşa kar beni
mamak’lardan metris’lerden sor beni
diyarbekre kanla bastım mührümü
ceset ceset kefen kefen sar beni

söyle türkünü sen
erinme nazlı bacım
ağlamadan
karalar bağlamadan
kına gecelerinin sevincinde
lurke'de
 govend'de
temirağa’da...


Kemend Atıp Yollarımı Bağlama..



Esti seher yeli söküldü seller
Gidiyorum, kömür gözlüm ağlama
Ağlamanın vaktı geçti ne çare
Kemend atıp yollarımı bağlama

Yolunu yolumdan ayırdı gani
Gelin gurbet ile gönderin beni
Şu başım oldukça unutmam seni
Ben yarsızım deyü yanıp ağlama

Sana derim sana kaşı kemanım
Büküldü kametim geçti zamanım
Gidiyorum yedi benli ceranım
Yarim gitti deyü yürek dağlama

Karac’oğlan der göz yaşım silinir
Bir ah çeksem yüce dağlar delinir
Yüreciğim bölük bölük bölünür
Yaş döküp de arkam sıra çağlama

19 Temmuz 2011 Salı

Hayal Kırıklığının Başkenti..

Vizontele Tuba filminin soundtrack albümünden harika bir ermenice türkü. Sözlerini çok aradım bulamadım, bulan olursa ulaşsın bana bir şekilde rica ediyorum.

Hoş bu türküde ağlamak için bu dili bilmeye de gerek yok ya.


15 Temmuz 2011 Cuma

Büyüdük Ağabey..

Seneler öncesinde o devrin hızlı ülkücülerinden olan ağabeyim getirirdi Ahmet Kaya kasetlerini evimize. Oturur sabahlara kadar dinlerdik. Biz o güzel şarkılardan öğrendik vatan sevmeyi, güzel yaşamayı, güzel aşık olmayı, güzel oturup kalkmayı, Eline silah alıp/verilip dağa çıkan insanların da insan olduğunu o kasetlerden o şarkılardan öğrendik. Ertürk Yöntem'lerin saçmalık dolu programlarından değil.

Sonra Ahmet Kaya'yı aldılar bizden. Ona çatal fırlattılar, o devrin siyaset meydanı'nda çıkmış memleket sevdasını anlatırken kovdular. Ufaktık, aklımız ermiyordu, göremiyorduk, bilmiyorduk. Gidenin neden gittiğini, kalanın neden kaldığını bilmiyorduk.

Artık büyüdük Ahmet Ağabey, seni bizden aldılar ama bu memleketten başka Ahmetler gitmesin diye uğraşıyoruz artık. Büyüdük ağabey. Seni alıp bir gavur toprakta bıraktılar. Kökün burada kaldı, filizlendi tekrar barış. Buradayız ağabey, bırakmayız artık.

Bu gece Aynur Doğan, bu memleketin belki de en seçkin! insanlarının olduğu bir konserde, harbiye açık hava tiyatrosunda yuhalandı, kendisine kürtçe şarkı söyletilmedi.

Ama artık büyük ağabey, merak etme sen. Devir başka devir.

Senden Özge Sevmezem Gayrı..

Sobalı bir cami lojmanının basık tavanlı mutfağından bana yadigar bir ilahi. Mustafa Demirci ve Mehmet Emin Ay'dan.. Annemin sesi de çınlıyor kulaklarımda.. Şu kandil gecesinde, O'ndan özge kimseyi sevmeyelim gayrı.. Şu sözlerdeki fevkaladelik, şu muhteşem tad, şu duruş, o özge sevgiliyi bulduktan sonra geri kalanlara sırt çeviriş. Ruhun şad olsun Hz. Yunus.



ağla gözüm ağla, gülmezem gayrı
gönül dosta gider, gelmezem gayrı

ne gam bu dünyada bin kez ölürsem
anda ölüm olmaz, ölmezem gayrı

tatlı canım yansın, aşkın oduna
aksın kanlı yaşım, silmezem gayrı

ben yandım aşk ile, ta kül olunca
boyandım rengine, solmazam gayrı

beni irşad eden mürşid-i kamil
yeter bir el dahi almazam gayrı

varlığı yokluğa değişmişem ben
bugün cana başa kalmazam gayrı

faniden bakiye göç eyler olduk
yöneldim şol yola, dönmezem gayrı

muhabbet bahrinin gayyası oldum
gerekmez ceyhuna dalmazam gayrı

dilerim fazlından ayırmasınlar
senden özge sevmezem gayrı

yunus bunu söyle aşkın dilinden
gerçek aşık isem ölmezem gayrı

Elimde Değil..

Tam da dolup taşma gecesidir belki bu gece.. Belki bu gece içimizde bir rüzgar eser..





Vega - Elimde değil from hasan on Vimeo.



bir senin gözler beni anlar
elimde değil
görür görmez deliren ihtiyaçlar 
elimde değil
düşerken son bir kez yalana 
benimsin benim 
yalansan, yalanı severim 
elimde değil

gitme n'olur, gitme itirazlar
elimde değil
yalnızım, yalnızız, yalnızlıklar 
elimde değil
düşerken son bir kez yalana 
benimsin benim 
yalansan, yalanı severim 
elimde değil

yüzü suyu hürmetine bi gel aşkın 
içimde bir rüzgar essin 
bu gece doldum bu gece taştım 
adımı yüzüme söylersin 
gel kollarına bi gel aşkın 
içimde bir rüzgar essin 
geceme doldun geceme taştın 
güzelsin ah güzelsin

gözlerinden sızan karanlıklar
umurumda değil
ne şimdi
ne sonra 
ne boşluklar
umrumda değil

düşerken son bir kez yalana 
benimsin benim 
yalansan yalanı severim,
elimde değil

yüzü suyu hürmetine bi gel aşkın 
içimde bir rüzgar essin 
bu gece doldum bu gece taştım 
adımı yüzüme söylersin 
gel kollarına bi gel aşkın 
içimde bir rüzgar essin 
geceme doldun geceme taştın 
güzelsin ah güzelsin

gitme n'olur, gitme itirazlar
elimde değil
yalnızım, yalnızız, yalnızlıklar 
elimde değil
düşerken son bir kez yalana 
benimsin benim 
yalansan, yalanı severim 

dizime başını düşür uyu 
saçlarım yüzünde gezsin 
geceler uzun geceler boyu
ben yorgun sen güzelsin

dizime başını düşür uyu 
korkular içimden aksın gitsin 
geceler uzun geceler boyu
ben yorgun sen güzelsin..


12 Temmuz 2011 Salı

Rüyalarımız Hala Bizim..

 Sözlerinden tek kelime anlamasak da, kendimizi müziğe ve ahenge bırakmak yeterli.



Christos Tsiamoulis & Lizeta Kalimeri - Lonely Land 2008

9 Temmuz 2011 Cumartesi

Hasan'ım Ağu İçti..

Kerbela hadisesi için yazılmış yüzlerce ağıttan belki de en bizden olanıdır Ab-ı Çeşm. Kerkük yöresinden.. Sözleri nasıl da yakıyor insanın içini.. Böyle güzel söyleyen Sebahat Akkiraz'ın da dillerine sağlık.



hasan'ım ağu içti, leb-i sükker ah çeker 
hüseyin attan düştü, kime şikar, ah çeker 
nerde kalmış acaba, bak zülfikar ah çeker 
ali'nin on bir oğlu, yerde yatar, ah çeker 
fatma ananın ciğeri, sızlar sızlar, ah çeker

hüseyin attan düştü, sahra-i kerbela'ya 
cibril kurban haber ver, sultan-i enbiya'ya 

yektir ali, tektir ali, şahtır ali 
ali, ali, cansın ali 
ali, ali, yar ali 

cümle kureyş ensarı düştü ah-u figana
ali, yezid boyadı, çifte kuzun, al kana
ey server-i enbiya, sen bunu de süphana
o gün ola göreydim, yezid düşe divana
sırattan seyredeydim geçer iken o yana


hüseyin attan düştü sahra-i kerbela'ya 
cibril kurban haber ver sultan-i enbiya'ya 

yektir ali, tektir ali, şahtır ali 
ali, ali, cansın ali 
ali, ali, yar ali 

medine dağlarında susamla sümbül ağlar 
dağlar inim iniler, sular sarhoş, sel ağlar 
cümle kuşlar figanda, bak dertli bülbül ağlar 
viranede baykuşlar, hû çeker, yıl yıl ağlar 
kerbela'ya kulak ver, sahra ağlar, çöl ağlar 
lanet olsun yezid'e, şah-u geda kul ağlar 
ey mürteza gel yetiş, binekte düldül ağlar 
hasanım ağu içmiş, gözyaşları sel ağlar 
kerbela imdat ister, gözetirler, yol ağlar
 

hüseyin attan düştü, sahra-i kerbela'ya 
cibril kurban haber ver, sultan-i enbiyaya 

yektir ali, tektir ali, şahtır ali 
ali, ali, cansın ali 
ali, ali, yar ali

5 Temmuz 2011 Salı

Yapraklar Yeni Düşmüş, Yüreğimde İnce Sızı..

Kırıka, muhteşem grup, önünüzde saygıyla eğiliyorum.



suların mor rengine inerken hisli akşam bak
gurubu seyre dalar o kız penceresinden
martılarda çığlık var gidiyor diye akşam bak
gurubun teni titrer ela gözlerinde

bir sır var gülüşünde..

okşarken saçlarını esen imbat rüzgarı
gülüşü karşı yamaç buğulu vadilerde
hayalinde nağmelerin o gülen dudakları
gülüşü şarkılaşır deniz köpüklerinde

bir sır var gülüşünde..

mevsimlerden sonbahar bağ bozumu iklim şarap
yapraklar yeni düşmüş yüreğimde ince sızı
teselli eder beni karafakim dolu rakı
izmir'de gurup vakti nikriz zeybek çalar

bir sır var gülüşünde..